Rusya’nın başkenti Moskova’daki Crocus City Hall adlı konser salonunda 22 Mart akşamı düzenlenen saldırının yankıları sürüyor.
ABD basını, 144 kişinin öldürüldüğü olayla ilgili yeni bir iddia ortaya attı. Ülkenin önde gelen gazetelerinden Washington Post, ABD istihbaratının saldırının yerini Rusya’ya söylediğini bildirdi. Bu bildirimin saldırıdan iki hafta önce kamuoyuna açık yapılan uyarıdan önce yapıldığı da kaydedildi.
Moskova’daki ABD Büyükelçiliği, saldırıdan iki hafta önce bir duyuru yayımlayarak ülkede birkaç gün içinde saldırı düzenlenebileceği uyarısında bulunmuş, Amerikalılara kalabalıklardan kaçınmalarını tavsiye etmişti.
28 Mart’ta basın toplantısı düzenleyen Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, 7 Mart’ta Moskova saatiyle 11.15’te, daha önce de kullandıkları prosedürlere uygun şekilde, söz konusu terör tehdidine ilişkin “yazılı” güvenlik uyarı notunu ilettiklerini aktarmıştı.
Bir gün sonra da bölgede yaşayan Amerikan vatandaşlarına yönelik kamuya açık güvenlik uyarısı yaptıklarını vurgulayan Kirby, daha önce de benzer terör tehdidi değerlendirmelerini Rus yetkililere ilettiklerini ifade etmişti.
22 Mart’taki olay, Rusya’nın neredeyse son 20 yılda gördüğü en kanlı saldırı oldu. 4 Tacikistan yurttaşı, IŞİD’in Horasan kolunun üstlendiği saldırıyı gerçekleştirdikleri iddiasıyla Rusya’da tutuklandı.
Diğer yandan Vladimir Putin başta olmak üzere Rus yetkililer, Ukrayna’nın saldırıda rol oynadığını iddia ediyor. ABD’yse Moskova’nın bu iddialar için yeterli kanıt sunmadığını ve tüm kanıtların IŞİD’i gösterdiğini savunuyor.
New York Times, bu son haberle birlikte Rus istihbaratının Crocus City Hall’da niye ekstra güvenlik önlemleri almadığı sorusunun güçlendiğini bildirdi.
Salı günü konuyla ilgili açıklama yapan Rusya Dış İstihbarat Servisi Direktörü Sergey Narışkin, ABD’nin uyarısının çok genel olduğunu ve muhtemel saldırganları bulmalarına imkan tanımadığını söylemişti.
Saldırıdan birkaç gün önce Rusya Devlet Başkanı Putin, ABD’nin uyarılarının şantaj niteliğinde olduğunu ve toplumun gözünü korkutup istikrarsızlaştırmak niyetini gösterdiğini savunmuştu.